Çocukluk Döneminde Uyku Problemleri

Gelişme çağındaki çocukların fiziksel ve psikolojik sağlıkları için kaliteli ve yeterli bir uyku uyumaları çok önemlidir. Uyku problemleri, çocukların sosyal ve duygusal gelişimini, okul başarısını sekteye uğratabilen önemli bir faktördür. Uyku çocukların gelişimi için bu kadar önemli iken ne yazık ki, yapılan araştırmalar uyku problemlerinin çocukluk çağında görülen en yaygın sorunlardan biri olduğunu ortaya koymaktadır. Çocukluk döneminde sıklıkla rastlanan uyku problemlerinden bazıları:

Uykuya dalmakta güçlük çekme: Genellikle aşırı kaygılı çocuklarda görülür. Özellikle travma ve yas durumlarından sonra oluşabilir. Böyle durumlarda ebeveynlerin rahatlatıcı, uykuya dalmayı rahatlatacak rutinler oluşturması önemlidir.

Geç saatlere kadar uyumama: Uyku saatinin gece yarısına hatta sonrasına sarktığı bir durumdur. Çocuk uykusunu alamadığı için sabahları çok zor uyanma, hafta sonları öğleden sonraya sarkan uyku süresi, gün içinde yorgunluk, sık sık uyuklama, düşük okul performansına vb. En sık yaşanan belirtileridir. Ebeveynlerin çocuğa tutarlı bir uyku programı hazırlaması ve hafta sonları da kararlıkla uygulaması gerekir.

Kâbuslar görme: Kâbuslar genellikle uykunun ikinci evresinde meydana gelen korkulu rüyalardır. Çocuklar ağlayarak veya ürkmüş şekilde uyanabilirler. Bu durumda, olabildiğince hızlı bir şekilde çocuğunuzun yanına gidin. Ona güvende olduğunu hissettirin. Rüyasını anlatması için onu yüreklendirin.
Gece terörü: Derin uyku sırasında korkular ve duygusal patlamalar sonucu aniden gelişir. Çocuğunuz dehşete kapılmış bir şekilde cam gibi gözlerle uyanabilir, titreyebilir veya hızlı nefes alıp verebilir. Öncelikle telaşlanmayın! Kâbusların aksine gece teröründe çocuklar tam olarak uyanık olmazlar. Bu nedenle çocuğunuz sizi tanımayabilir. Uyandırmaya çalışmayın. Çocuğunuzun kendine zarar vermediğinden emin olun. Bir süre sonra rahatlayıp uykuya devam edecektir.

Anne baba ile birlikte uyuma: Uyku problemleri arasında ülkemizde en sık karşılaştığımız durumlardan biridir. Çoğunlukla bebeklik döneminden itibaren oluşturulamamış bir uyku düzeni ya da boşanma veya hastalık sonucu sonradan gelişen durumlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Ebeveynlerden biri veya her ikisinin de çocukla birlikte uyuduğu durumlardır. Ergenlik dönemine kadar uzayan tablolar söz konusudur. Yapılan araştırmalar bu durumun hem çocuğun özgüvenini ve bireyselleşmesini hem de, ebeveynlerin çift ilişkisini olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle doğumdan sonraki kısa süre içinde bebeğin kendi yatağında ve kendi odasında uyumaya alıştırılması oldukça önemlidir.

Aileler çoğunlukla sağlıklı bir uyku alışkanlığının zamanla kendiliğinden oluşacağına inanarak, kararlı bir şeklide adım atmakta geç kalır. Ancak, uyku düzeni yemek yeme veya tuvalet eğitimi gibi ebeveynlerin çocuklarına kazandırması gereken önemli alışkanlıklardan biridir.
Ebeveynlere öneriler:

  • Bir uyku saati belirleyin ve her akşam aynı saatte çocuğunuzun yatağında olmasına özen gösterin. Hafta sonları bu saatin 1-2 saatten fazla kaymamasına dikkat edin.
  • Uyku saati öncesinde ortamdaki ışık ve ses oranını azaltın.
  • Uykudan yarım saat önce, bilgisayar oyunları, tv vb. Aktiviteleri kapatıp. Çocuğunuzun uykuya dalmasını kolaylaştıracak aktiviteler yapın. Örneğin, sakinleştirici hafif bir müzik açın, ona kitap okuyun veya ona okuma
    alışkanlığı kazandırın.
  • Çocuğunuzu kendi yatağınızda veya oturma odasında uyutup odasına
    taşımayın. Kendi odasında uyuma alışkanlığı kazandırın.
  • Çocuğunuzu uyutmak için yanına yatmak yerine oturmayı tercih edin.

Aksi takdirde uyuyup kalabilirsiniz.


Seniha Naşit Gürçağ Uzman Psikolog